Labels

About Me

Haberi çeşitli kaynaklardan sorgular ve ziyaretcilerine en doğru haberleri paylaşır.Haberi kaynağına soracaksın... Habersor editoru
eğitim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
eğitim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Doçent'i eğitim mafyası mı öldürdü?

| 10 Haziran 2014 Salı |

Konya'da Selçuk Üniversitesi'nde Prof. Dr. Ahmet G. tarafından fakültedeki odasında boğazı kesilerek öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in ailesi adına eniştesi Özden Çelik yazılı açıklama yaptı.

Konya’da Selçuk Üniversitesi’nde Prof. Dr. Ahmet G. tarafından fakültedeki odasında boğazı kesilerek öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir’in ailesi adına yazılı açıklama yapan eniştesi Özden Çelik, ‘Evladımız, öğrencileri, bilim adamlarını hedef almış, çıkar amaçlı organize olmuş bir çetenin tüm sırlarını öğrendiği için deşifre olmaktan korkanlar tarafından silik ve ezik bir karaktere sahip kişiye öldürülmüştür. Olayın özü budur. Bununla ilgili adli makamlara başvuruda bulunduk’ dedi.

6 ay önce eşinden boşanan 2 çocuk babası Doç. Dr. Celalettin Özdemir’in öldürülmesinin ardından sessizliğini koruyan ailesi, kamuoyunu aydınlatmak için yazılı bir açıklama yaptı. Ailesi adına Özdemir’in eniştesi Özden Çelik, ‘Ağabeyimiz, kardeşimiz evladımız dostumuz arkadaşımız değerli bilim adamı kötülerle mücadelesinde canından olan doçent doktor Celalettin Özdemir, canavarca planlanarak tasarlanarak öncesi ve sonrası son derece zekice detaylandırılarak odasında öldürülmüştür’ dedi.

Özden Çelik, Özdemir’in odasında boğazı kesilerek öldürüldükten 3 gün sonra olayın ortaya çıktığını, ağır kokulara, imdat seslerine rağmen, hiç kimsenin ilgilenmemesinin dikkat çekici olduğu öne sürüldü. Cinayetin kadın sekreterle ilişkilendirilerek saptırıldığı belirtilen Özden, açıklamasını şöyle sürdürdü: ‘Bizim evladımız basında yer aldığı gibi kadın meselesinin odağında değildir. Bu tamamen olayın saptırılması için üretilen bir magazindir. Örtüdür, hedef saptırmadır, bir iftiradır. Evladımız öğrencileri, bilim adamlarını hedef almış, çıkar amaçlı organize olmuş bir çetenin tüm sırlarını öğrendiği için deşifre olmaktan korkanlar tarafından silik ve ezik bir karaktere sahip kişiye öldürülmüştür. Olayın özü budur. Bununla ilgili adli makamlara başvuruda bulunduk.’

Cinayet zanlısı Prof. Dr. Ahmet G.’nin görevinden istifa etmek için dilekçe veren dekan eşi Prof. Dr. Handan G.’nin de rapor almasını eleştiren Özden’in açıklamasını ‘Sayın dekan eşinin suçundan dolayı istifa etmek zorunda değil elbette. Ama eşi teslim olmadan bir gün önce rapor almıştır. Katil okulda toplantılara katılırken, dekan rapor alıp okuldan uzaklaşmıştır. Yani cinayeti bilmektedir. Bizim evladımız odasında kanlar içinde yatarken ve üst katlardan kokuları hissedilirken, katil emekli dilekçesiyle uğraşıp dekan hanımda rapor alıp görevini terk etmiştir. Evladımız bizlerin gayretiyle bulunmuştur. Oysa olay ne kadar ağır olsa da, Allah kimsenin başına vermesin fakülte dekanının eş sıfatı ile değil yönetici sıfatı ile hareket etmesi gerekir ve olaya müdahale edip görevinin sorumlulukları yerine getirmesi gerekirdi’ diye tamamladı.


Sümeyye'yi anladık;Bilal oğlan neden Amerikada okudu?

| |

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan, bir imam hatip lisesi mezuniyetinde başı kapalı olduğu için Türkiye'de eğitime devam edemeyip yurtdışına gittiğini anlattı. Ancak Bilal Erdoğan tıpkı onun gibi ABD'de eğitim alırken diğer kardeşi Burak Erdoğan da İngiltere'de eğitim almıştı.

Siirt’e giden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan, İbrahim Hakkı Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin mezuniyet törenine katılmak üzere Siirt Üniversitesi Rektörlüğü Konferans Salonu’na geçti. Okul Müdürü Minir Benek’in yaptığı açılış konuşmasından sonra konuşan Sümeyye Erdoğan, toprağın bereketinin yetişen bitkiden ziyade yetişen insanla ölçüldüğünü belirterek, zira insanın her toprakta yetişmediğini, Siirt’in ise insan yetiştiren bir şehir olduğunu söyledi.

Siirt’teki imam hatip lisesinin Türkiye’nin diğer kentlerindeki imam hatip liselerine göre ayrıcalıklı olduğunu savunan Erdoğan, “Bir ilim şehrinde, havasına, ilmin nüfus eden şehrinde imam hatip okumak, kesinlikle bir ayrıcalıktır. Burada köylerin, ilçelerin isimleri değişti, etnik kimlikler ret edildi, İstanbul’da ise inançlar ret edildi. Ben ve okuyan arkadaşlarım, üniversite kapılarından alınmadık. Ne özel kurumlarda, ne de devlet dairelerinde görev alamadık.

Önümüzde kapıları öyle kapadılar ki geleceğe dair hayal bile kuramadık. Zulüm ve baskı inanın etnik köken, kimlik ve kültür ayırmadı. 28 Şubat yasakları nedeniyle yurt dışında, üniversite başvurumu yapıp kabulümü alırken, geri kalan tek aşama lise diploması iken, lise son sınıfta okul kapısında, eğitim ve inancım arasında bir tercih yapmakla yüz yüze bırakıldım. Biran bile tereddüt etmedim. Eğitim için resmi veya gayri resmi tüm yolları zorlayacak, ama üniversite kabulü yapmam gerekse de başımı açmayacaktım. Burada anlatmak istediğim aslında bir duruş ve direniştir.

 Kürtler’i ve Araplar’ın kimliği de, baş örtüsü de, inanç ve değerler de, inkar ret ve asimilasyon baskısından kurtulmuştur. Bugün yeni bir kapı aralanmış, yeni bir Türkiye’nin inşası başlamıştır. Tek parti dönemi bu ülkeye çok acılar yaşattı. Bugün, Doğu ve Güneydoğu’da tersten bir tek parti zulmüne baskısına tahammülümüz olamaz. Siirt ve Siirt’in ilim geleneği alim ve evliyalar, yaşanan açıların panzehiridir. Bizim referans noktalarımız onlardır” dedi.

Okulu tanıtan sinevizyon gösterisi, öğrencilerin şiir okumasının ardından okul korosunun 3 dilde ilahi dinletisi ile devam etti. Daha sonra, Vali Mustafa Tutulmaz, günün anısına Sümeyye Erdoğan’a bir plaket verdi. Siirt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Erman ise, üzerinde Başbakan Erdoğan’ın resminin yer aldığı tablo şeklindeki bir kilimi Sümeyye Erdoğan’a hediye etti. Tören sonunda Sümeyye Erdoğan, okulu bitiren öğrencilere diplomalarını verdi. Düzenlenen tören Erdoğan’ın öğrencilerle hatıra fotoğraf çekilmesiyle sona erdi.

ABD VE İNGİLTERE’DE OKUDULAR
Sümeyye Erdoğan inancı gereği dışarıda okuduğunu söyledi ancak ailenin diğer fertleri de yurtdışında eğitim aldı. Bilal Erdoğan ABD’deki Harvard Üniversitesi’nde Kamu Yönetimi mastırını yaptı. Tayyip Erdoğan’ın büyük oğlu Burak Erdoğan ise İngiltere’de eğitim gördü. Üstelik ikisinin de inancı gereği başını örtme gibi bir zorunluluk yoktu.


Kız İmam Hatip lisesinde 2. intihar vakası

| |

Kız İmam Hatip lisesinde 2. intihar vakası

SİVAS’ta 45 gün önce bir kız öğrencinin intihara teşebbüs ettiği Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde ikinci kez intihar girişimi yaşandı. Üçüncü kattaki mescit balkonundan atlamaya çalışan B.Y.’yi son anda öğretmenleri yakaladı.

Sularbaşı Mahallesi’nde bulunan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi son sınıfında öğrenim gören 17 yaşındaki B.Y., sabah saatlerinde okulun 3’üncü katında bulunan mescidin balkon kısmına çıktı. Balkon demirlerinin dış kısmına geçerek kendisini sarkıtan genç kızı fark eden okul arkadaşları büyük panik yaşadı. Okuldan çığlıklar yükselirken, durumu fark eden öğretmenleri olaya müdahale etti.

 3 arkadaşı da genç kızı ikna etmek için dil döktü. Bu sırada genç kızın yanına yaklaşan 2 öğretmen aşağı atlamak isteyen öğrenciyi son anda yaptıkları müdahale ile belinden tutup çekerek balkon kısmına aldı. Bir süre sakinleştirilmeye çalışılan öğrenci, daha sonra okul içine götürüldü. Genç kızın ders notlarının kötü olduğu gerekçesiyle intihara teşebbüs ettiği iddia edildi. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

25 Nisan’da da aynı okulun mescit balkonundan 17 yaşındaki R.K. intihara kalkışmış, 3’ün kattan toprak zemine düşen genç kız, yaralı olarak hastanede tedavi altına alınmıştı.



Üniversitede sınıfın tek erkeği oydu!

| 9 Haziran 2014 Pazartesi |

Konya Selçuk Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi El Sanatları Bölümü’nde okuyan 98 öğrenci mezun oldu. Mezun olanların arasında tek bir kişi oldukça dikkat çekiciydi. O kişi 98 öğrenci tek erkek olarak mezun olan Yıldıray Özyurt’du…

Konya Selçuk Üniversitesi El Sanatları bölümü mezaunlarını verdi. Coşkulu bir törenle mezun olan 98 öğrencinin arasındaki tek erkek olan Yıldıray Oğur ise törenin en dikkat çeken ismiydi.
Konya’da Selçuk Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi El Sanatları Bölümü’nde okuyan Yıldıray Özyurt, 98 öğrenci arasında tek erkek olarak mezun oldu. Özyurt, “Birçok kişi el sanatlarının kadınlara yönelik bir meslek olduğunu düşünüyor, ancak ben bu görüşe katılmıyorum” dedi.

Selçuk Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi 2011- 2012 eğitim- öğretim yılı mezunlarını, Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen coşkulu törenle uğurladı. 3 bölümden 850 öğrencinin mezun olduğu törende öğretim üyeleri ve aileleri, genç mezunların coşkusuna ortak oldu. Mezun olan öğrenciler, diplomalarını öğretim üyelerinin elinden aldı. El Sanatları Bölümü’nün tek erkek mezunu olan Yıldıray Özyurt, diplomasını Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Zuhal Bezirci Türktaş’tan aldı. Özyurt, “Bu yıl mezun olan 98 kişi arasında tek erkek olmam benim için özel bir anlam taşıyor” dedi.

‘EL SANATLARI, KADINLARA YÖNELİK DEĞİL’
Yıldıray Özyürt, el sanatlarını sevdiğini ve bundan sonraki yaşamında öğrencilerini en iyi şekilde yetiştirmeyi planladığını kaydetti. Özyurt, şunları söyledi:
“Birçok kişi el sanatlarının kadınlara yönelik bir meslek olduğunu düşünüyor, ancak ben bu görüşe katılmıyorum. Sınıfın en başarılı öğrencilerinden biriydim. Örneğin kız öğrencilerin bile son derece zorlandığı

Örgü Teknikleri dersinden 98 puanla geçmeyi başardım. 4 yıl boyunca tek erkek olarak eğitimim sürdürmek zor oldu.
Ama her şeye rağmen mutluyum. El Sanatları Bölümü’nü düşünen erkek arkadaşlarıma da tavsiye ederim.”
Mezun olan öğrenciler, öğretmen andını okudu. Tören, 10′uncu Yıl Marşı eşliğinde keplerin havaya atılmasıyla sona erdi.


Abdullah Gül'e Harvard'da beklenmedik soru geldi.

| 31 Mayıs 2014 Cumartesi |

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, oğlu Mehmet Emre'nin mezuniyet töreni için bulunduğu Harvard Üniversitesi’nde katıldığı bir toplantıda beklenmedik bir soru ile karşılaştı.

Harvard Üniversitesi’nden mezun olan oğlunun diploma törenine katılmak üzere Boston’da bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Harvard Kennedy School’da konuştu. Gül, konuşmasından sonra panele katılanların sorularını cevapladı.

Cumhurbaşkanı Gül, panelin soru- cevap kısmında Gezi olayları ile ilgili sorulara muhatap oldu. Kendini Harvard Tıp Fakültesi’nde çalışan Dr. Emrah Altındiş olarak tanıtan bir katılımcı söz alarak Gül’e “ Roboski katliamında sizin başında bulunduğunuz ordu 34 insanımızı öldürdü. 17 tanesi çocuktu bunların, hiçbirisinin hesabı sorulmadı. Benim sorum şu; siz Ankara’da yaşıyorsunuz, Kızılay’da Ethem Sarısülük başından kurşunla vuruldu. Onun katili dışarıda. Siz böyle bir devletin başında olmaktan utanmıyor musunuz? Ellerinizden kan akıyor, görmüyor musunuz? Nasıl burada bize demokrasi yalanları söylüyorsunuz? Nasıl geceleri rahat uyuyorsunuz. Berkin Elvan 14 yaşındaydı. Sizin Başbakanı’nız 14 yaşındaki çocuk terörist diyor.” şeklinde soru sordu. Bu arada Altındiş ile Cumhurbaşkanı’ın yakın korumaları arasında kısa bir gerginlik yaşandı.

“Kimse sana böyle soru sorma hakkı vermez kolay kolay” şeklinde cevap veren Gül, “Gezi olaylarını ne kadar takip ettin onu bilemem. Söylediklerinde epey bir yanlışlık var. Her şeyden önce ben Cumhurbaşkanı olarak Gezi olaylarında hayatını kaybedenlerle ilgili olarak TBMM’de yaptığım konuşmada başsağlığı diledim. Bununla ilgili üzüntülerimi bildirdim. Gayet açık bir şekilde paylaştım. Bunu önce bilmen gerekir. Tabi çok doğru olmayan sözler var. Her gün 3 kadın öldürülüyor, derken bunlar 70 milyonluk ülkede maalesef olmaması gereken adi olaylar. Bunlar başka ülkede de var. Bunların hepsini siyasi cinayet takdim etmen bunlar doğru şeyle değil. Bunu da önce bilmen gerekir. Gezinin ilk çıkışı çeşitli çevre şikayetleri ile ilgili başlayan bir olay. Ama ilk bir iki gün içinde doğru bir şekilde kontrol edilemeyince Türkiye’deki bütün illegal örgütler bu olayı istismar etmek için sokağa döküldüler. Bu illegal örgütlerin ne olduğunu burada saymama gerek yok. Bunların bir kısmı ABD’nin terör listesinde olan illegal örgütler biliyorsun. Bunların hepsi tabiki üzücü. dedi.

Ersu Demircan isimli Harvard yeni mezunu ise Gül’e Türkiye’de iç barış ile ilgili soru sordu.
Söz konusu soruyu yanıtlayan Gül, ” Siyasi kavga ve mücadelelerin biraz sert olduğunu ve kırıcı olduğunu, bu çerçeve içinde halkın da zaman zaman kutuplaştığını görmek şeklinde doğru bir tespit yapmamız gerekir. Yoksa, sanki çatışma, kavga ve düzenin olmayışı gibi bir anlam çıkar. Nihayette demokrasinin temeli çoğulculuk olacak, siyasi partiler olacak, farklı görüşler olacak ve bunlar birbirleriyle yarışacaklar. Yarışırlarken, işte maalesef bazen bugünlerde şikayet ettiğiniz daha kırıcı ve zaman zaman da yüksek tansiyon söz konusu oluyor. Ama, neticede bunlar demokrasilerde nasıl hallediliyorsa öyle halledilecektir. Seçimler olacaktır. Ve seçimlerde millet ülkenin kimler tarafından idare edileceğine karar verecektir. Tabi her şey hukuk çerçevesinde olacaktır. Türkiye’de kurumların çalıştığından bir şüpheniz olmasın. Özellikle hukuk kurumlarının. Bir karar, yanlış bir şey söz konusu olursa, bununla ilgili şikayetler mahkemelere gider. Mahkemelerin kararları daima üst mahkemelerin itirazına açıktır. Türkiye’deki nihai karardan memnun olmazsanız Avrupa İnsan Haklarına gidersiniz. Türkiye, vatandaşlarına bu hakkı veren bir ülkedir. Dolayısıyla bütün bu konuştuğumuz şikayetler, vatandaşlarına Avrupa İnsan Haklarına gitme hakkını veren ve o mahkeme kararını tanıyan bir ülkeden bahsediyoruz. Bu çerçeve içersinde uzakta olunca ve bunları görünce daha çok etkileniyorsunuz. Ama bu yaşananların hepsinin geçici olduğunu söylemek isterim size” ifadesini kullandı.

GÜL, PROTESTO EDİLDİ
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Boston’daki Harvard Kennedy School önünde bir grup Türk vatandaşı tarafından protesto edildi. ‘Boston Gezi‘ isimli bir grup, Cumhurbaşkanı Gül’ü konuşma yapacağı okulun önünde protesto etti. Soma’da yaşanan faciayı hatırlatan grup sözcüsü Dr. Emrah Altındiş, Gül’ün oğlunun diploma töreninde gururlandığını, ama Soma’daki işçilerin ailelerinin ağladığını ifade etti. Çeşitli pankartlar açan göstericilere polis müdahale etmedi.

Dr. Altındiş, “Türkiye’de insanlar ölürken geceleri nasıl uyuyorsunuz” sorusuyla salonda buz gibi havanın esmesine yol açtı. Hürriyet’in haberine göre soruyu Türkçe soran Altındiş, ısrarla sorusunun İngilizceye çevrilmesini isterken, “Türkiye’de bu soruyu sorsaydım beni tutuklarlardı” dedi. Gül, soruyu soğukkanlılığını bozmadan dinlerken, Türk korumalardan, “Sen insan değilsin” sözleri yükseldi. Dr. Altındiş’in sorusu salondaki 150 kadar dinleyiciye tercüme edildikten sonra Cımhurbaşkanı Gül; ‘’Söylediğin sözler doğru değil. Bir başkası olsaydı sana bu soruyu sordurmazdı. Bu olaylar başka ülkelerde de oluyor. Gezi parkında sağduyulu bir hareketle başlayan eylem, ilk başta doğru bir şekilde kontrol edilemeyince yasadışı örgütler bunlara katıldı. Bunlar tabii ki çok üzücü’’ yanıtını verdi.

Dr. Emre Altındiş şöyle konuştu:
“Bildiğiniz gibi şu an Gezi olaylarının yıldönümündeyiz. Geçen sene Nobel ödüllü meslektaşlarımızla Science (Bilim) dergisinde bir makale yayınladık. Sizin başında olduğunuz Türkiye Cumhuriyeti devletini, 8 vatandaşını öldürdüğü, 90 insanımıza kafa travması yaşattığı, 9 insanın gözünü yitirdiği, binlerce insanı gaza boğdu için protesto ettik. Fakat Türkiye’de şiddet devam ediyor. Günde 3 kadın öldürülüyor. 4 işçi iş kazalarında katlediliyor. Roboski katliamında sizin başında olduğunuz ordu 34 kişi öldürdü. 17’si çocuktu. Siz Ankara’da yaşıyorsunuz. Kızılay’da Ethem Sarısülük başından kurşunla vuruldu. Katili dışarda. Siz böyle bir devletin başında olmaktan utanmıyor musunuz? Nasıl bize burada demokrasi yalanları söylüyorsunuz? Geceleri nasıl uyuyorsunuz? Berkin Elvan 14 yaşındaydı. Sizin başbakanınız 14 yaşındaki çocuk için terörist diyor. Lütfen sorum tercüme edilsin…”
Gül, Dr. Altındiş’in sorusunun tercüme edilmesi üzerine, “Şimdi beni sen dinle. Kimse sana böyle soru sorma hakkı vermez”’ dedi. Altındiş ise, Türkiye’de dayak yerdim” diye cevap verdi.


Okullar tatil oldu öğrenciler soyunup çıplak havuza daldı.

| 29 Mayıs 2014 Perşembe |



Rusya'da son ders zilinin çalmasıyla geleneksel olarak meydanlarda yürüyen öğrenciler şehrin süs havuzlarını eğlence alanına çevirdiler. Alkolün de etkisiyle ortaya bu ilginç görüntüler çıktı...



Okuyup adam olacak çocuklar işgalde.

| 22 Mayıs 2014 Perşembe |

Ege Üniversitesi'de öğrencilerden işgal eylemi

İzmir'in Bornova İlçesi'nde üniversite öğrencileri, şenliklerin iptal edildiği ve polis baskısına maruz kaldıkları iddiasıyla Yabancı Diller Bölümü ek binasını işgal etti.

Ege Üniversitesi kampüsü içinde yer alan Yabancı Diller Bölümü ek binası, bugün saat 14.00 sıralarında, üniversitenin çeşitli bölümlerinde öğrenim gören kalabalık bir öğrenci grubu tarafından işgal edildi.

 Binanın giriş kapısı, üniversiteliler tarafından demir zincir ile kilitlendi. Üç katlı binanın koridorlarına ve merdivenlerine sınıflardaki sandalye ve masalar ile barikat kuruldu. İçeri giriş ve çıkışları pencerelerden yapan öğrenciler, okulun koridor ve duvarlarına sprey boya ile 'İşgal', 'Soma' ve 'Berkin' yazıları da yazdı.


Nijerya Aşırı İslamcı Boko Haram'a karşı yardım bekliyor.

| 8 Mayıs 2014 Perşembe |

Boko Haram örgütünün 276 kız öğrenciyi kaçırmasının ardından tüm dünyanın dikkati Nijerya’ya çevrildi. Boko Haram, Nijerya’nın güvenliğini giderek daha fazla tehdit ediyor.

Nijerya'da öfke büyük. Aşırı İslamcı Boko Haram örgütünün saldırıları artıyor. Abuja'nın banliyölerinden Nyanya'da düzenlenen saldırılar da örgüt militanlarının başkente kadar ulaştığını gösterdi. Başkent sakinleri korku içinde. Terör endişesinin arttığı Nyanya'da bir Nijeryalı uluslararası toplumdan yardım istiyor:
"Buraya gelmeli ve bize yardım etmeliler. Durum çok kötü. Biz Nijeryalılar acı çekiyoruz. Bu ülkede artık güvenlik diye birşey yok. Devlet Başkanı deniyor, ama hiçbir şeyi değiştiremiyor."

Askerler deneyimsiz
ABD, kız çocuklarının kaçırılmasının ardından kurtarma çalışmalarına destek olması için ülkeye özel bir ekip gönderdi. Ancak Nijeryalılar bunun yeterli olup olmadığını sorguluyor. 12 yıldan beri varlığını sürdüren Boko Haram örgütü, kurucusu Muhammed Yusuf'un ölümünün ardından daha da radikalleşti ve kanlı saldırılar düzenlemeye başladı. Nijerya'daki İnsan Hakları Yazarları adlı sivil toplum kuruluşundan Nndozie Onwubiko, gelişmeleri kaygı ile izlediğini belirtiyor:
 Nijerya'da kaçırılan kız çocuklarının serbest bırakılması için düzenlenen bir gösteriden
Nijerya'da kaçırılan kız çocuklarının serbest bırakılması için düzenlenen bir gösteriden
"Bu kişiler geceyi kalkan yapıp geliyor, saldırıyor ve sonra ortalıktan yok oluyorlar. Silahlılar ve çok iyi eğitilmişler. Bu nedenle askerlerimizin çok yoğun bir eğitimden geçirilmeleri gerekiyor."
Bu yöndeki talepler uzun zamandır dile getiriliyor. Orduyu eleştirenler, askerlerin sadece geleneksel savaşlar için eğitim aldığına, hareket halindeki teröristlerle mücadele deneyimleri bulunmadığına dikkat çekiyor. Geçen yıldan beri sınırda teröristlere karşı düzenlenen askeri operasyonlardan alınan sonuçlar sınırlı. Konrad Adenauer Vakfı'nın Abuja temsilcisi Hildegard Behrendt-Kigozi, bu nedenle örgütle diyalog seçeneğinin de değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor:

"Boko Haram'la ne zaman bir diyalog kurulabileceğini, bunun mümkün olup olmadığını ya da kısmen mi mümkün olabileceğini bilmiyorum. Bunun kısmen mümkün olacağına inanıyorum. Ama genel bir diyolog olur mu, emin değilim. Yakında diyaloğun başlamasını ve saldırıların ülkeye yayılmamasını umut ediyorum."
Canlı kalkan endişesi
Ancak şu anda acil olarak yapılması gereken, kaçırılan 276 kız çocuğunun kurtartarılması. Kız öğrenciler üç haftadan uzun bir zamandır Boko Haram militanlarının elinde ve örgüt lideri Ebubekir Şekau, kızları köle olarak satmak istediklerini söylüyor. Hızla harekete geçilmesi gerekli, ancak bu çok da kolay bir operasyon olmayacak. Zira İslamcı militanların kız çocuklarını canlı kalkan olarak kullanmasından endişe ediliyor.
©Deutsche Welle Türkçe
Katrin Gaensler
DW.DE

Radikal İslamcılar 200'den fazla kişiyi öldürdü
Nijerya’da radikal İslamcı Boko Haram örgütünün düzenlediği saldırıda görgü tanıklarının verdiği bilgilere göre 200’den fazla kişi hayatını kaybetti. (07.05.2014)

8 kız daha kaçırıldı

Nijerya’da 200’den fazla kız öğrenciyi bulmak için çalışmalar sürerken radikal İslamcı Boko Haram örgütü tarafından 8 kız daha kaçırıldı. (06.05.2014)
Terör foruma gölge düşürdü
Dünya Ekonomik Forumuna ev sahipliği yapan Nijerya güvenlik tedbirlerini artırdı. Devlet Başkanı Goodluck Jonathan, Boko Haram terörüne seyirci kalmakla eleştiriliyor. Halk, hükümetin adım atmadığını iddia ediyor.


"Öldürmek helal eğitim haram!"

| 6 Mayıs 2014 Salı |

Türk Hava Yolları, internete düşen ve Türkiye’den Nijerya’ya silah taşındığı iddiasını içeren ses kayıtları sonrası “Yasak ülkelere silah taşımıyoruz” derken gözler Nijerya’ya çevrildi. Afrika’nın en büyük petrol üreticisi ülkesi olan Nijerya, aynı zamanda yasa dışı silahların geçiş noktası.

 Ülkede radikal İslamcı Boko Haram (Batılı tarzda eğitim haram) örgütü, hükümeti devirerek şeriat devleti kurmak için son dönemde saldırıları artırdı, militanlar geçen ay 59 öğrenciyi katletmişti.

ÖNCEKİ GÜN internette yayınlanan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Mustafa Varank ile THY Özel Kalem Müdürü Mehmet Karataş arasında olduğu iddia edilen ses kayıtları “Türkiye’den Nijerya’ya silah mı gidiyor” sorularına yol açtı. Karataş, “Onlarca malzeme taşıyorum, Nijerya’ya gidiyor şu anda. Tamam mı?Müslümanları mı Hıristiyanları mı öldürecek, vebal altındayım haberin olsun” diyor. Söz konusu görüşmeyle ilgili THY, “Yasak ülkelere silah taşımıyoruz” açıklaması yaparken, Lagos merkezli İngilizce yayın yapan Nijerya sitesi ‘pmnewsnigeria.com’, AFP ajansının tüm dünyaya geçtiği tape haberini yayınladı. Karataş’ın kendisini suçlu hissettiği belirtilen haberde sızan tapelerin küresel bir oyuncu olmayı hedefleyen THY’nin imajına zarar verebileceği yorumu yapıldı.

PETROL ZENGİNİ FAKİR ÜLKE
Gözler şimdi konuyla ilgili açıklama yapmayan Nijerya’ya çevrildi. Farklı etnik kökenlere ev sahipliği yapan 170 milyon nüfuslu Nijerya, doğal kaynaklar yönünden son derece zengin bir ülke. Afrika’nın en büyük petrol üreticisi olmasına rağmen nüfusunun yarısından fazlası ise günlük iki dolarla yaşıyor. Ülkenin kuzey eyaletlerinde ağırlıklı olarak yoksul Müslümanlar, Kanur ve Hausa etnik grupları yaşıyor. Güneyde petrol kaynaklarının yaklaşık yüzde 90’ının bulunduğu Nijer Deltası ise Hıristiyan nüfusun kontrolünde.

BOKO HARAM KORKUSU
İsmi yerel Hausa dilinde “Batılı tarzda eğitim haram” anlamına gelen Boko Haram isimli radikal İslamcı örgüt ise kuzeyde hükümeti devirip İslami bir ülke kurmak için savaşıyor. 2002’den kurulan örgüt, 2009’dan beri okullar, kiliseler ve Hıristiyan köylerinin yanı sıra, Müslüman köylerine de saldırılar düzenliyor. 10 bin kişinin ölümünden sorumlu tutulan örgütün saldırıları nedeniyle 300 bin kişi evlerini terk etti. Hıristiyan milislerin de misilleme saldırılarıyla Nijerya dini çatışmaların en sert yaşandığı ülkelerden biri.


İdare Mahkemesi SBS sonuçları iptal etti.

| 18 Nisan 2014 Cuma |

2013 yılında yapılan Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçları Ankara İdare Mahkemesi'nce iptal edildi.

Ankara 18. İdare Mahkemesi, 8 Haziran 2013'te 8. sınıf  öğrencilerine yönelik yapılan Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçlarını iptal  etti.

Bir öğrenci velisi, sınava katılan 718 adayın sonucunun yeniden  değerlendirilmesinin puanlardaki standart sapmaları değiştireceği ve bunun da tüm  öğrencilerin sıralamasına yansıyacağı gerekçesiyle sınav sonuçlarının yeniden  değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürerek, iptali ve yürütmenin durdurulması  istemiyle Ankara 18. İdare Mahkemesi'nde dava açmıştı.

Davayla ilgili ilk incelemesini yapan İdare Mahkemesi, dava konusu  işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceği gerekçesiyle  yürütmesinin durdurulmasına karar vermişti.

  MEB Hukuk Müşavirliği, yürütmeyi durdurma kararına Ankara Bölge İdare  Mahkemesi'nde itiraz etmiş, itirazı görüşen Ankara Bölge İdare Mahkemesi, itirazı  reddetmişti.

Davayla ilgili ilk incelemesinde SBS sonuçlarıyla ilgili yürütmeyi  durdurma kararı veren Ankara 18. İdare Mahkemesi, davayı esastan da  sonuçlandırdı.

Mahkeme, SBS sonuçlarının yanlış hesaplandığı gerekçesiyle 1 milyon  112 bin 604 öğrencinin girdiği sınav sonuçlarını iptal etti.


Bursa da şehir magandaları okul bastı.

| |

Bursa'da bir kadın öğretmenin dışarı çıkmasını söylediği iki şüpheli, sınıftaki öğretmen ve bir başka kadın öğretmeni daha döverek kaçtı.

DHA muhabirlerinin aktardığı habere göre olay, bu sabah Bursa merkez Yıldırım İlçesi Ulus Mahallesi’nde bulunan Fatih Sultan Mehmet Ortaokulu’nda meydana geldi.

İddiaya göre teneffüse çıkan öğrencilerden bazıları okul bahçesinde oynarken, duvarın dışına taş attılar. Öğrenciler tekrar derse girdiklerinde 20 yaşlarında iki genç okula gelip, matematik öğretmeni D. Y.’nin ders verdiği sınıfa girdi.

Kendilerine taş atan öğrencileri isteyen iki kişiye, öğretmen Y. dışarı çıkmalarını söyledi. Bunun üzerine gençler öğretmene saldırdı.

Gürültü üzerine yan sınıftan çıkan matematik öğretmeni Z. A., meslektaşına yardım etmek için sınıfa girdi. D. Y.’ı kurtarmak için saldırganlar ile boğuşan Z. A. da dövüldü. Diğer öğretmenlerin yardıma geldiğini gören iki saldırgan okuldan koşarak kaçtı. Olay sonrası polis çevrede saldırganları aramaya başlarken, hafif yaralanan iki öğretmen Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.


Üniversite'ye girişte kart hamili yakınım'dır modeli!

| 11 Nisan 2014 Cuma |

Milli Eğitim Bakanlığı, öğrencileri ezberci, sınava hazırlayan eğitim sisteminden kurtarmak için yeni bir çalışma başlattı. Bakan Nabi Avcı'nın kendisinin geliştirdiği yeni modelde üniversite sınavı tamamen kaldırılıyor.


Şu an Yenilik ve Eğitim Teknolojileri ile Strateji Daire Başkanlığı, sistem üzerinde çalışmaya başladı. 2016-2017 eğitim-öğretim döneminde uygulanması planlanan modelle öğrenciler, 4 yıllık lise eğitimleri boyunca aldığı bütün merkezi sınav sonuçlarıyla üniversiteye doğrudan başvuru yapabilecek. Kendi aralarında kategorilere ayrılacak olan üniversiteler, öğrencileri genel not ortalaması ve okumak isteği bölümü ilgilendiren alanlardan not ortalamasına göre alacak.

İşte yeni modelin ayrıntıları...

> Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı (TEOG) geliştirilerek liselerden üniversiteye geçişte uygulanacak.

> Türkiye genelinde lisede okuyan öğrenciler FATİH Projesi kapsamında dağıtılan tablet bilgisayarla aynı anda belirlenen derslerde online sınav olacak.

> Sınavda testin yanı sıra açık uçlu sorular da yer alacak.

> Sınav değerlendirmeleri Türkiye genelinde alan öğretmenleri tarafından yapılacak. Öğretmen öğrencinin puanını online değerlendirerek sisteme girecek.

> Yeni sistemde ayrıca not her şey olmayacak. Lisede akademik derslerden ortalaması düşük ancak üretkenliği yüksek öğrenciler de projeleriyle üniversite tarafından kabul edilebilecek.

İYİ OLAN KAZANACAK

C grubu üniversiteler, lise genel not ortalamasını baz alacak. B grubu üniversiteler, öğrencinin okumak istediği bölümle ilgili ders ortalamalarına da bakacak. A grubundakiler ise, not ortalaması dışında ayrıca sözlü ve yazılı sınav yapabilecek. (Türkiye Gazetesi)


Türkiye'nin ilk başörtülü rektörü oldu

| |

Milletvekillerinin başörtü ile Meclis'e gelmelerinin ardından bir ilk daha yaşandı. Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç başörtüsü taktı.

Dicle Üniversitesi (DÜ) Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün , başörtüsü takan DÜ Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç ile çektirdiği hatıra fotoğrafını sosyal medyada paylaştı.

Prof. Dr. Eyigün, yaptığı açıklamada, Rektör Prof. Dr. Saraç'ın başörtüsü takmayı uzun süredir gönlünden geçirdiğini belirterek, aldığı karar doğrultusunda ilk kez bugün başörtüsü ile makama geldiğini, bunun kendileri için de sürpriz olduğunu söyledi.

"Kendisini şimdi hazır hissettiğini düşünüyoruz. Daha önce başörtüsü kamusal alanda yasaktı. Başörtüsü kullanımı serbest olunca bazı milletvekillerinin de başörtüsü ile Meclise girmesine olanak sağlanmasıyla kamuoyunun da başörtüsüne bakışı normalleşti" diyen Eyigün, Rektör Saraç'ı çok mutlu ve huzurlu gördüklerini vurguladı.


Miting alanı yolu üzerindeki okul da stresli üniversite sınavı!

| 23 Mart 2014 Pazar |

İstanbul Zeytinburnu Anadolu Lisesi'nde yapılan YGS sınavı sırasında Nevruz alanına giriş yapan grupların çıkardığı gürültü nedeniyle aileler tepki gösterdi.

KAZLIÇEŞME'deki Nevruz miting alanının yakınında bulunan okulda sınava giren öğrencilerinin aileleri yürüyüş yapan grupları sessiz olması konusunda uyardı. Bazı aileler ise gözyaşlarını tutamadı. Bunun üzerine miting görevlileri de yürüyüş yapan grupları sessiz olması konusunda uyardı.

Miting alanına katılımların yoğun şekilde gerçekleştiği 10. Yıl Caddesi üzerinde bulunan okulda sınava girecek öğrencilerin yakınları büyük stres yaşadı. Miting alanında görevli olanlar da kendi imkanlarıyla, okul önünden miting alanına geçen kalabalığa uyarılarda bulundu. Bir vatandaşın ise üzerinde 'Sınav var' yazan bir karton kutuyu miting alanına gelen vatandaşlara gösterdiği görüldü.

ÇOCUKLARA PAMUK DAĞITMIŞLAR

Okul önünde çocuklarının sınavdan çıkmasını bekleyen veliler ise yetkililere adeta ateş püskürdü. Çocuklarının emeklerinin iki saatlik bir sınava bağlı olduğunu söyleyen veliler, "İnsanlar bayramlarını kutluyorlar. Onlar da haklılar. Sabahtan beri buradaki rezilliği izliyoruz. Sınavda çocuklarımız tedirgin oluyorlar. Biraz önce havai fişek patlattılar. Bunu yapan ÖSYM, ilçe milli eğitim müdürlüğünün bu okula sınavı vermemesi lazım. Bunu bile düşünemiyorlar" şeklinde konuştular.

Okul önünde bekleyen bir başka veli ise isyan ederek, "Çocuklara pamuk dağıtmışlar. Kulaklarını tıkasınlar. Çocukları buraya verenler utansın. Ortada bir tane polis yok. Polisler gelsin buradaki insanları sustursun. 155'i arıyoruz. Bilgimiz var. Hiçbir şey yapamayız diyorlar" şeklinde konuştu.



Üniversite giriş sınavı YGS'de hayat kurtaracak ipuçları

| 22 Mart 2014 Cumartesi |

Üniversiteye girişin ilk adımı olan YGS sınavı yarın yapılacak. YGS'ye girecek olanlar için hayat kurtaracak ipuçları.

Üniversiteye giriş sınavlarının ilk aşaması olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) yarın yapılacak.

Bu yıl sınavlara girecek gençler rekor kırdı. Tam 2 milyon 86 bin 87 genç üniversiteli olmak için bu sınavlarda yarışacak. Gençlere Türkçe, Temel Matematik, Fen ve Sosyal Bilimler olmak üzere 4 ayrı testten toplam 160 soru yöneltilecek. Her testte 40 soru yer alacak.

Bu sınavda 6 farklı puan türünden 140 ve üzerinde puan alan adaylar YGS'nin ilk barajını aşmış olacak. Bu gençler açıköğretim ve önlisans programlarını tercih edebilecek. 140 barajını aşamayanlar eğer mesleki ve teknik lise mezunu değilse tercih yapma hakkına sahip olmayacak.

YGS'deki 6 puan türünden birinde 180 ve üzerinde puan alan adaylar ise önümüzdeki haziran ayında yapılacak Lisans Yerleştirme Sınavları'na (LYS) katılabilecek. Yükseköğretim kurumlarının lisans programları için gerçekleştirilecek 5 oturumlu bu sınavlarda da 12 puan türünden birinde 180 ve üzerinde puan alanlar tercih hakkına sahip olacak.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nda (YGS) iki tane baraj puanı bulunuyor. 140 ve 180 baraj puanları. Sınav sonucunda yapılacak puan hesaplamasında adayların YGS'nin 6 puan türünden birinde bu puan barajlarını aşması gerekecek. Her puan türünde puanların en küçüğü 100, en büyüğü de 500 olarak hesaplanacak.

YGS SONUÇLARI NE ZAMAN AÇIKLANACAK?

Her biri 40'ar sorudan oluşan Türkçe, Temel Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler testlerinden ortalama 4'er net olmak üzere toplam 16 nete çıkarabilen YGS'nin ilk barajı 140 puanı aşacak. Önümüzdeki haziran ayında girilecek Lisans Yerleştirme Sınavları'na (LYS) da 32 net çıkaran katılabilecek. Bunun için de 4 testten ortalama 8'er net çıkarmak gerekiyor.

YGS'de gençlerin gösterdikleri başarı her yıl giderek düşüyor. Geçen yıl soruların yüzde 10'unu yapamayan yani 16 net çıkararak 140 baraj puanını aşamayanların sayısı 245 bin 465 oldu. Oysa 2010 yılında bu barajı aşamayanların sayısı yalnızca 84 bin 537'ydi.

Sınavın ikinci barajı 180 puanı geçemeyenler yani soruların yüzde 20'sini doğru yanıtlayarak 32 nete ulaşamayanların sayısı da geçen yıl 572 bin 151 olmuştu. Oysa bu sayı da 2010 yılında 254 bin 46'ydı. Bu sayı 4 yılda ikiye katlandı.
Sıfır alan yani puanı hesaplanamayan gençlerin sayısı da 2010 yılında 14 bin 156'ydı, geçen yıl sayı 61 bin 36 oldu.

YGS ÖNCESİ İPUÇLARI

Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nda (YGS) 6 farklı puan türü çıkacak. Bu puanlar ve hangi lisas programlarının tercih edilebileceğine bakalım:

YGS-1 ve 2: Matematiğin yüzde 40, fen sorularının yüzde 30 olmak üzere bu soruların yüzde 70 etkili olduğu sayısal ağırlı puan türleri. Adaylarda Türkçe ve sosyal soruları belirleyici olacak. YGS-1 puan türüyle Aktüerya, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği, Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği, Güverte, Uçak Elektrik, Elektronik gibi bölümler, YGS-2 ile Hemşirelik, Odyoloji, Fizyoterapi, Ebelik, Beslenme ve Diyetetik, Tütün Eksperliği, Acil Yardım ve Afet Yönetimi gibi programlar tercih edilecek.

YGS-3 ve 4: Sözel puan türleri. Toplum puanın yüzde 70'i Türkçe ve sosyal sorularından oluşacak. Adayları yapacakları sayısal sorular öne geçirecek. YGS-3 ile sadece Gazi Üniversitesi Rekreasyon Yönetimi bölümü öğrenci alacak. YGS-4'le Zihin, Özel Eğitim ve Görme Engelliler ile İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenlikleri, Halkla İlişkiler ve Reklam gibi bölümler tercih edilebilir.

YGS-5 ve YGS-6: Hem matematik hem Türkçe sorulardan oluşacak puan türleri. Sosyal ve fen soruları adayları öne geçirecek. Matematik soruları Türkçe kadar etkili. YGS-5'le Okul Öncesi Öğretmenliği, Çocuk Gelişimi ve Rekreasyon, Moda Tasarımı YGS-6 ile Bankacılık ve Finans, Turizm İşletmeciliği, Pazarlama, Muhasebe gibi bölümler tercih edilecek.

ŞAMPİYONLAR ANLATIYOR: MERT MESTANOĞLU / YGS-1 TÜRKİYE 5'İNCİSİ, MF-2 VE MF-3 ŞAMPİYONU

Sorularla inatlaşmadım

İzmir Fen Lisesi mezunu Mert, Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi. Şu anda da üniversitesinin Washington DC kampusunda İngilizce hazırlık eğitimi alıyor. Mert'in sınavla ilgili görüşleri ve önerileri şöyle:

TEMPOYU DÜŞÜRÜN: Sınava bir iki gün kala çalışma temposunu düşürmek, aşırı yorulmamak gerekiyor. Tavsiyem birkaç deneme sınavı çözüp, son tekrarları yapmak.

HAFİF KAHVALTI OLSUN: Sınav sabahı rahatsız etmeyecek hafif bir kahvaltı tercih edilmeli. Aşırı sıvı tüketiminden kaçınılmalı.

KAYGI DÜZEYİ BELLİ SINIRDA: Sınava girdiğimde kaygı düzeyimi yeterli seviyede tutmayı başardım. Tek düşüncem 'Ben bu işin profesyoneliyim, bunun için hazırlandım ve bunu başaracağıma inanıyordum' oldu.

STRATEJİNİZİ DEĞİŞTİRMEYİN: Sınav testleriyle ilgili stratejinizi değiştirmeyin. En rahat olduğunuz şekilde soruları çözün.

MOTİVASYON KAYGI: Çok büyük kaygı yaşamadım ama yorulduğum ve motivasyonumu kaybettiğim dönemler oldu. Öğretmen ve ailemin desteği fayda sağladı.

ÇOK SINAV ÇOK STRES: İdeal bir eğitim sisteminde o bireyin tüm yetenekleri ve yönleriyle degerlendirilmesi gerekir. Ama böyle bir sistem Türkiye'de güvenilir şekilde uygulananaz. Yıl içinde birkaç YGS, stresi artırır.

SAAT 09.00'DE YERİNİZDE OLUN: Sınav saaat 10.00'da başlayacak, 160 dakika sürecek. Sınavın başlama saatinden en az bir saat önce sınav binası önünde hazır olmalısınız. Oluşabilecek trafik yoğunluğunu da göz önünde bulundurun.

BUGÜN SALONUNUZU GÖREBİLİRSİNİZ: Adayların, sınava girecekleri yerler bugün 10.00-15.00 saatleri arasında açık olacak. İsterseniz gidip, gödebilirsiniz.

SALONA GİRDİĞİNİZDE NE YAPACAKSINIZ?: Adaylar salona 2014-YGS Sınava Giriş Belgesi ile nüfus cüzdanı veya pasaportları kontrol edilerek alınacak, sıra numaralarının bulunduğu yerlere oturacak. Yerine oturan kimlik belgelerini sırasının üzerine koyacak. Görevliler kimlik kontrolü yapacak ve sınav kurallarını açıklayacak. Sonra üzerinde adayın fotoğrafı, T.C. Kimlik Numarası, adı ve soyadı bulunan cevap kâğıtları ile içinde iki adet kurşun kalem, silgi, kalemtıraş, şeker ve peçete bulunan kutular dağıtılacak. Adaylar cevap kâğıtlarındaki gerekli yerleri doldurunca adaylarca doldurulduktan sonra soru kitapçıkları dağıtılacak.

SAYFALARI KONTROL EDİN: Soru kitapçığınızı eksik sayfa açısından kontrol edin. Kitapçığın kapağı üzerindeki T.C. Kimlik Numarası, adı, soyadı, salon no ile sıra no bilgilerini doldurup, soru kitapçık numarasını cevap kâğıdındaki "Soru Kitapçık Numarası'' alanına yazıp kodlayacaksınız.

KAREKOD BU YIL DA VAR: Cevap kâğıdı üzerine soru kitapçığı numarasının doğru ve eksiksiz kodlanmasından aday sorumlu. Salon görevlileri, adayın soru kitapçığı üzerinde yer alan soru kitapçığı karekod etiketini, salon aday yoklama listesinde bu kitapçığı kullanan adayın adının yer aldığı bölüme yapıştıracak. Karekod uygulaması da geçen yıl kopyaya karşı uygulanan yöntemdi.
YGS öncesi işte ipuçları!

İLK 120 VE SON 15 DAKİKA YASAK: Sınav başladıktan ilk 120 dakika ve son 15 dakika içinde sınav salonunu terk etmek ya da sınavda tuvalete gitmek yasak. Salondan çıkan bir daha geri gelemez.

SINAVDA BUNLARI YAPMAYIN: Birbirinizle konuşmak, kopya çekmek ya da vermek, görevlilere soru sormak, müssedde kağıt kullanmak, soru ve yanıtları başka kağıda geçirmek, birbirinden kalem, silgi istemek sınavınızın geçersiz sayılmasına neden olacak.

SAATLERDEKİ KAMERALAR İZLEYECEK: Sınav sonunda soru kitapçıkları toplanacak ve ÖSYM'de tek tek incelenecek. Soru kitapçığının bir sayfası bile eksik çıkan, ayrıca sınava giriş belgesini teslim etmeyen adayların sınavı geçersiz sayılacak. Sınav bina ve salonları ÖSYM'nin kurduğu kameralarla izlenecek. Ayrıca geçen yıl başlayan salonlardaki dijital saatlere konan kameralarda kayıt yapacak. Bu uygulama ilk kez geçen yıl 18 bin salonda yapılmıştı.

SINAVDAN ÇIKARKEN: Sınav sonunda cevap kağıdı ve soru kitapçığını görevliye teslim edin. ÖSYM'ye ulaşmayan sınav evrakından aday sorumlu. Sınava giriş belgesi, soru kitapçığı veya cevap kağıdı eksik çıkarsa sınav geçersiz sayılacak. İsterseniz salon görevlilerinin, cevap kâğıtları ile soru kitapçıklarını paketlemelerini izleyebilirsiniz.

BUNLAR YOKSA SINAVA GİREMEZSİNİZ

- YGS SINAVA GİRİŞ BELGESİ
- NÜFUS CÜZDANI YA DA PASAPORT
- SON 6 AYDA ÇEKİLMİŞ FOTOĞRAF

SU GETİREBİLİRSİNİZ

Sınav salonuna yalnızca şeffaf şişe içinde su getirebilirsiniz. Kalem, silgi, kalemtıraş ile şekerleme ve peçeteyi ÖSYM verecek. Sınav salonlarında saat de olacak. Sınava saatle girmeniz yasak.

SINAV KAYGISINDAN NASIL KURTULURSUNUZ?

- Derin bir nefes alın ve uzun bir sürede yavaş yavaş bırakın. Tekrar nefes alıp rahat bir şekilde arkanıza yaslanın
- Duvar, resim, saat ya da tahta gibi objelere odaklanıp "Bu sınavda başarılı olacağım" gibi olumlu cümleler kullanın.
- Soruları yanıtlarken, plan dışında bir başka soru ile ilgili yanıt aklınıza gelirse hemen bir başka kağıda kısaca not alın, ancak o soruyla ilgili düşünmeye devam etmeyerek, kaldığınız yerden devam edin.


Türkiye'de En Başarılı Üniversiteler 2013

| 21 Mart 2014 Cuma |

2013 yılı için devlet üniversitelerinin akademik başarı sıralaması, URAP tarafından açıklandı. İşte o listedeki ilk 20 üniversite;


 1. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ 808.59
 2. ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ 799.11
 3. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ 740.66
 4. İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ 734.94
 5. EGE ÜNİVERSİTESİ 732.50
 6. ANKARA ÜNİVERSİTESİ 726.37
 7. BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ 721.51
 8. GAZİ ÜNİVERSİTESİ 699.97
 9. GEBZE YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ 686.14
10. SABANCI ÜNİVERSİTESİ 676.10
11. İ.D. BİLKENT ÜNİVERSİTESİ 671.79
12. İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ 670.84
13. KOÇ ÜNİVERSİTESİ 644.15
14. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ 620.30
15. ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ 617.71
16. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ 617.18
17. GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ 614.97
18. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ 595.00
19. TOBB EKONOMİ VE TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ 589.94
20. FATİH ÜNİVERSİTESİ 580.51


Search

Labels